Tıp Fakültesi Hastanesinde kanunsuzluk

Tıp Fakültesi Hastanesinde kanunsuzluk Tıp Fakültesi Hastanesinde kanunsuzluk
A- A+

Bolu'nun babası merhum İzzet Baysal'ın "hayalim" diyerek yapımı için büyük mücadeleler vererek Bolu'ya kazandırdığı, sağlık ekipmanından teçhizatına kadar İzzet Baysal Vakfı tarafından her isteği karşılanan ve de hayırsever Boluluların hiç yalnız bırakmadığı İzzet Baysal Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, bir çok Tıp Fakültesine nasip olmayan desteğe rağmen kendi liginde sınıfta kalmaya devam ediyor. Hastane "yönetici" yerine "idareci"ler atandığı için arkalarındaki siyasi güce ve torpile güvenen hastanedeki idareciler, bunca sorunu görmezden gelerek günü kurtarmaya ve idare etmeye devam ediyorlar.
Hastanenin bahçesine girer girmez başlayan kaos, başıboşluk ve düzensizlik bina içerisinde daha da artarak devam ediyor. Hastaların ve hasta yakınlarının çilesi olan park sorununu görmezden gelerek, kendilerine park alanı oluşturan idareciler,  mesai başlamasıyla birlikte girdikleri odalarından dışarı çıkmadıkları için de hastanede her bölümün kurduğu kendi düzenlerinin hastalara neden olduğu sıkıntının da farkında olmaktan çok uzaklar.

65 YAŞ ÜSTÜNE KEYFİ MUAMELE

Hastanenin ultrason bölümünde sıra alan 65 yaş üstü hastalar, takip ekranında isimlerinin karşısında öncelikli olduklarını belirten “65 yaş üstü” ibaresi yazması gerekirken, bu ibare yazılmıyor. Hastaların veya hasta yakınları bu durumu tıbbi sekreterlere söylediğinde ise “içerideki ekranda bu ibare var ve ona göre çağrılıyor” cevabını alıyorlar. 

Sıranın kendisine gelmesini bekleyen 65 yaş üstü hastalar, içeride 7 odada yapılan ultrasonun sadece 3-4 odada yoğunluk yaşandığını diğer 2-3 odanın ise 1-2 hastaya bakmasını hayretle izlerlerken, bunun neden böyle olduğunu da anlamaya çalışıyorlar. Dakikalar geçtikçe 65 yaş üstü hastalar dışarıda beklerken, 25-30'lu yaşlarda hastaların çağrıldığı görülüyor. 

Devletin kendilerine verdikleri 65 yaş üstü hastaların öncelikle muayene olması ayrıcalığından ultrason personelin keyfi uygulaması yüzünden mahrum bırakılan hastalar, bu durumu anlatacak hastanede “yönetici” olmadığı için bu eziyeti çekmek zorunda kalıyorlar.

Arkalarındaki derin güçler sayesinde koltuğa "idare etsinler yeter" diyerek oturtulan “idareciler” ise siyasi torpillerinin gölgesinde gün geçirmeye devam ediyorlar.  

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI : Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Manşet haberler